Geçtiğimiz gün Deva Partisi’ni daha yakından gözlemlemek için Deva Partisi’nin Bursa’daki kongresine katıldım. Demokrasi ve Atılım Partisi Genel Başkanı Ali Babacan’da bu kongreye katılım sağladı. Kongreye katılan kişiler genellikle parti içinden insanlardı. Bursa’nın metrolarında, billboardlarında kongrenin afişi bulunmasına rağmen partinin dışında bulunan yerel halk pek bir katılım sağlamadı. Kongreye katılanlar arasında Cumhuriyet Halk Partisi ve Memleket Partisi’nden de yöneticiler vardı.
Güçlendirilmiş Parlementer Hükümet Modeli İçin Diğer Siyasi Partiler ile İstişare Sürecine Girdik
Ali Babacan kürsüye çıktığında bir akademisyen edasıyla direkt bir tablo açtı ve tablo üzerinden gençlerin işsizlik ve eğitimsel durumu üzerinden bir sunum yaptı. Kendisi Türkiye’nin alıştığı ana akım siyasetçilerden farklı bir tavır takınıyor, daha akademik, direkt tartışmalardan kaçınan ve düşündüklerini örneklendiren birisi. Tabi bu toplumda ne kadar karşılık bulacak tam da gözlemlemek zor.
Babacan konuşmasının yüzde seksenlik bölümünde güçlendirilmiş parlementer sistemin ne olduğundan bahsetti ve bu sistem modelini daha iyi nasıl uygulanabilir diye çalıştıklarından, hatta çalışmalarının sonucuna ulaştıkları ve diğer siyasi partiler ile görüştüklerini, ortak bir fikire ulaşmak istediklerinden bahsetti.
Millet İttifakı ile Birlikte Seçime Girme İhtimali
Babacan, son dönemde aktif bir biçimde muhalefet partileri genel başkanları ile ortak basın toplantıları düzenliyor. Konuşmasında Cumhuriyet Halk Partisi ile görüştüklerini söyledi. Kılıçdaroğlu ile de bir ortak basın toplantısı gerçekleştirmişlerdi. Öncelikli plan güçlendirilmiş parlementer sistemi getirmek gibi gözüküyor ve bu sistemi geliştirmek için istişare edilen Millet İttifakı partileri ile birlikte seçime gidilebileceği işaret ediliyor olabilir.
Deva Partisi’nin Seçimlerdeki Potansiyeli
Gözlemlediğim kadarıyla Anadolu halkında fazla duyulmayan Deva Partisi’nin ilk hedefi eğitimli muhafazakar ismiyle tanımlanan topluluk olabilir. Parti içindeki üyeler ve kongredeki katılımcı topluluğu da bunu işaret ediyor. İstanbul’daki Başakşehir vb. bölgelerden fazlaca oy toplama potansiyeli olduğunu gözlemliyorum. Tabi siyasi hızın bu kadar fazla olduğu ortamda kesin bir sonuç çıkartmak çok zor. İlerleyen günlerde bakalım neler göreceğiz.
Yiğit C. GÖL